Bütün paralel toplum tecrübelerinde gözlendiği üzere Türkiye toplumu da birbiriyle kesişmeyen gündemlere ve referanslara sahiptir. Bu kesişmeme hâli, Türkiye toplumunu büyük oranda farklı meselelere eğilmeye ve bu meseleler hakkında kendi kimliksel yahut siyasal pozisyonuna uygun duruşlar üretmeye sevk etmektedir. Benzer bir yaklaşım Suriye meselesinde de karşımıza çıkmaktadır. Aralık 2025 saha araştırması, Türkiye kamuoyunun Suriye meselesiyle bir şekilde alakadar olduğunu ve bu konuda birbirinden farklı fikirler ortaya koyduğunu göstermiştir. Buna karşın siyasal duruştan yahut aidiyetten beklenmeyecek cevapların da ortaya konulması, meselenin sadece politik duruştan yola çıkarak değerlendirilmediğini gözler önüne sermektedir.
Türkiye toplumu, Suriye sorununa farklı zaviyelerden yaklaşmış, birbiriyle örtüşmeyen argümanlara kulak vermiş ve buna göre farklı başlıklarda farklı duruşlar ortaya koyan bir bilince sahip olduğunu göstermiştir. Bununla birlikte Suriye ve Suriyeliler toplum tarafından iki başlık altında algılanmıştır: “Suriye” ve “Suriyeliler”. “Suriyeliler” başlığı, Suriye’de yaşanan gelişmelerden bağımsız, tunçlaşmış bir fikir olarak karşımıza çıkmıştır. Türkiye toplumu, “Suriye” meselesini dinamik bir biçimde ele alırken Suriyeliler hakkındaki görüşü değişmeyen, statik bir özellik arz etmektedir.
Bununla birlikte toplum, özellikle arka planına nüfuz edemediği başlıklarda kanaatini ait olduğu kamptan edindiği bilgiler üstüne bina etmekte, hakkında fikir sahibi olduğu başlıklarda ise daha analitik bir duruş ortaya koymaktadır. Geçtiğimiz altı aylık verilerin birbiriyle mukayesesi, Türkiye toplumunun Suriye ile sürekli ve dikkatli biçimde alakadar olduğunu ortaya koymuştur.
Menü