Bu çalışma Türk dizilerinin kültürel hegemonya bağlamındaki rolünü, toplumda oluşturduğu algıyı ve sektörün yapısal dinamiklerini ele almaktadır. Medyanın sadece bir eğlence aracı olmadığı; kimlik inşasında ve uluslararası yumuşak güç stratejilerinde kritik bir unsur olduğu gerçeğinden hareketle Türk dizilerinin küresel ölçekte nasıl konumlandığı analiz edilmektedir. Çalışmada Türk dizilerinin toplumsal değerlerle uyumluluğu ve sektördeki tekelleşme algısı demografik değişkenler doğrultusunda incelenmiştir. Bu dizilerin toplumun değerlerine uyumlu olmadığı kanaati toplumun geniş kesimlerince paylaşılmaktadır. Bulgular, dizilere yönelik eleştirel tutumun eğitim seviyesine bağlı olarak değiştiğini ancak diğer değişkenlerin eğitim kadar belirleyici olmadığını ortaya koymaktadır. Ayrıca sektörde tekelleşme olduğuna dair kanaat de toplumun geniş kesimleri tarafından paylaşılmaktadır. Öte yandan, Türk dizilerinin uluslararası alanda artan etkisi Batı merkezli kültürel hegemonya için bir meydan okuma olarak algılanmaktadır. The Economist gibi yayınlarda yer alan değerlendirmeler, bu yapımların Hollywood’a alternatif olma potansiyeline ilişkin kaygıları gözler önüne sermektedir. Sonuç olarak Türk dizilerinin popüler kültürün ötesine geçerek Türkiye’nin küresel kültürel kimliğini şekillendiren önemli bir güç unsuru olduğu ve bağımsız anlatılar geliştirilmesi hâlinde bu etkinin daha da artabileceği vurgulanmaktadır.
Menü