GENAR olarak Türkiye üzerine aylık olarak hazırlanacak bilimsel raporlar yayımlama fikri, Türkiye’de cari olan coşkulu siyasal iklim hakkında sağlıklı bir bellek oluşturmak ve siyaseti yüksek düzeyde takip eden ve düzenli siyaset okumaları yapan farklı alanlardan yöneticilere veriler üzerinden siyaset okumaları yapma imkânı sunmayı amaçlamaktadır.
Bu raporun siyaset okumaları bölümünde Türkiye’de hâkim parti siyasetinden rekabetçi siyasete geçişe odaklandık. AK Parti, kurulduğu günden bugüne kadar birinci parti konumunu sürdürdü. Ancak son seçimlerde ilk kez ikinci parti konumuna düştü.
Çalışmanın en önemli bulgularından biri, AK Parti’nin 20 yılı aşkın siyasi iktidarındaki “hâkim parti” aşamasının yerine esas olarak AK Parti ile CHP arasında gerçekleşmekte olan “rekabetçi siyaset” aşamasına geçildiğidir. Siyasetin bu yeni safhasında oluşacak denge siyaseti, seçmenlerin daha çok merkeze oturacağı bir döneme işaret ediyor.
Toplumsal talepleri iyi okuyan, seçmenle konuşma kabiliyeti yüksek siyasi parti bu süreçte rakibine üstünlük sağlayacaktır. Raporda siyasi partilerin mevcut oy oranları derinlemesine analiz edilmiş, siyasi liderlere duyulan güven, seçmenlerin kendilerini hangi siyasi kimlikle tanımladığı, yeni anayasa oluşturma ve siyasette yaşanan yumuşama süreçlerine yönelik kamuoyunun bakışı alandan gelen sıcak verilerle incelenmiştir.
Siyasetin gündeminde klasik yatırım ve kalkınma meselelerinin yerine Türkiye’nin yeni sosyolojisinden kaynaklanan yeni taleplerin geçtiği görülmektedir. Yeni anayasa, hukuk toplumuna geçiş, eğitimde yüksek kalite, dijital ekonomiye geçiş, dış politikada yeni ittifakların yönetilmesi, yüksek teknolojinin merkeze alındığı üretim ekonomisi, refah toplumuna geçiş ve sosyal adaletin temini gelecek 20 yılın başat meseleleri olacaktır.
Abone Üye Membership Required
İçeriğin detaylarına yalnızca üyeler erişebilmektedir.