Türkiye’nin tekstil ve hazır giyim sektörü hem iç pazarda hem de uluslararası arenada kritik bir öneme sahiptir. Ülke, tekstil ve giyim ürünleri ihracatında ilk 10 arasında yer almakta olup sektöre ait ihracat 2023 yılında yaklaşık 13,5 milyar dolar olarak kaydedilmiştir. Bir milyon kişiye doğrudan istihdam sağlayan sektör aynı zamanda ülkenin toplam ihracatının da %12’sini oluşturmaktadır.
Bu sektör, ekonomik büyüme ve istihdam açısından büyük bir katkı sağlamakta ve dijitalleşme ile e–ticaretin artan rolüyle dönüşüm yaşamaktadır. Özellikle sosyal medya üzerinden yapılan alışverişler, genç tüketiciler arasında önemli bir trend hâline gelmiş, alışveriş alışkanlıklarını ve iş modellerini yeniden şekillendirmektedir. Bununla birlikte cadde mağazaları ve pazarlar gibi geleneksel satış kanalları da hâlâ tüketimde güçlü bir yer tutmaktadır.
Tüketici tercihleri, cinsiyet, yaş ve eğitim düzeyine göre farklılık göstermektedir. Genç tüketiciler ve yüksek eğitim seviyesine sahip bireyler daha çok çevrimiçi alışverişi tercih ederken yaşlı bireyler geleneksel satış kanallarını tercih etmektedir. Kadınlar, gençler ve düşük gelirli bireyler indirim kampanyalarına daha duyarlıdır, bu da pazarlama stratejilerinin bu gruplara göre özel olarak şekillendirilmesi gerektiğini göstermektedir.
Ayrıca yerli üretime olan ilgi, tüketicilerin büyük bir kısmı tarafından önemsenmektedir, ancak bu tutum demografik özelliklere göre değişkenlik göstermektedir. Rapor, geleneksel ve dijital kanalların bir arada kullanılmasının, sektörü daha rekabetçi ve sürdürülebilir bir büyümeye taşıyabileceğini vurgulamaktadır.